Tarihimizin 120 yıllık bir dönemini tarihçiler “kadınlar
saltanatı “ olarak adlandırmışlardır. Bu dönem 1536’da Makbul İbrahim Paşanın öldürülmesi ile 1656 Köprülü
Mehmet Paşanın sadarete geçtiği tarihler
arasındadır.
Osmanlı kanunlarında kadına devlet başkanlığı yetkisi verilmediği halde bu süreç neden
yaşanmıştır? Cevabı olarak Hürrem Sultanla
başlatmak yerinde olacaktır. Evet, kadın devlet başkanı olmaz ama padişahın
annesi valide sultan olarak protokolde çok büyük nüfuza sahiptir. Hürrem Sultan
kendinden önceki haseki Mahidevran Sultan'dan olan Şehzade Mustafa’nın başa geçmesini önlemek ve kendi
çocuklarından birini başa geçirmek üzere çok büyük mücadele vermiştir. Hatta
İbrahim Paşa’nın katli ve Şehzade Mustafa’nın öldürülmesinde onun parmağı
olduğu ispat edilememekle birlikte çok kuvvetli rivayet edilegelmiştir.
Saraydaki gücünü artırmak için kızı Mihrimah Sultan ve damadı Rüstem Paşa’ ya
dayalı bir ittifak kurarak rakiplerinin nüfuzunu kırma yoluna gitmiştir.
Ne var ki kaderin teccellisi oğullarından hem de hiç düşünmediği Sarı Selim’e
taht yolunu açtığını dünya gözüyle göremeyecek, valide sultan olamayacaktır.
Ancak Kanuni üzerindeki tesiri ve muhteşem zekasıyla kanunların vermediği siyaset kapılarını zorlamasıyla tarihteki yerini almış ve kendinden sonra gelen kadınlara da maalesef bu yolu açmıştır. Gelini Nurbanu ve onunda gelini Safiye Sultanlar oğulları adına devlet yönetiminde söz sahibi olmuş kadınlardır.
Fakat tarihimizin yazdığı en kötü kadın sultan 1. Ahmed’in eşi ,4,Murad ve Sultan İbrahim’in annesi ve 4. Mehmed’in babaannesi olan Kösem Mahpeyker Sultandır. Oğulları ve torunu adına saltanat naibesi olduğu yani devleti vekaleten yönettiği dönem tam 28 yıldır. Bu gücü elde etmek için öz oğlu İbrahim’in canına kıymaktan çekinmemiştir. Kadınlar Saltanatı denilen dönemin genel karakteri ehliyetsiz devlet adamları, askeri anarşi ve tahttaki padişahın çocuk veya tecrübesizliğinden gelen yönetim zaafıdır. Bir başka ifadeyle yönetimi elinde tutan birinci derecedeki şahıs yani padişahın acziyetini kaldırmaz merkezi yönetimler. Bu boşluğu devletin aleyhine de olsa bazen kadınlar, bazen hırslı yöneticiler bazen de askeri otorite doldurur. Bu dönemi sonlandıran ve yönetime tekrar bir intizam verende bir kadın, bir padişah annesidir. Kim olduğu diğer yazımızın konu başlığı olsun isterseniz….