Hayatı boyunca bir toplumun parçası olacak birey, eğitime ilköğretim seviyesinde başlar. Öncesinde uzmanlar tarafından gereksinimi ve yararları defalarca belirtilmiş olan okul öncesi eğitim almış olsalar dahi gerçek öğrenme yetisine ilköğretim sıralarında adım atacaktır. Öğrenmenin kalıcı olabilmesi için henüz bilgi almaya müsait ve meraklı zihinsel yapısı olumlu kullanılmalıdır. Birey öğrenme alışkanlığını kazanırken bulunduğu toplum içerisinde kendisi ile aynı amaç için bir araya gelmiş bireyler ile topluluk oluşturur. Bu topluluk çevresi arkadaş olarak adlandırılır. Var olan hayat boyunca çeşitli toplulukların ferdi olacak olan birey ilköğretim sıralarında arkadaşlık kavramı ile bilinçli olarak tanışır. Aslında bu yaşlarda ailenin birey üzerinde çok bir etkisi bulunamaz. Genel olarak doğru ve yanlışın tüm renklerini henüz görmemiş birey, yanlış arkadaşlıklar kurabilir. Burada ailenin üzerine düşen görev arkadaşlarının ailelerini tanımak olacaktır. Bu yaşlarda birey aile özelliklerini yansıtacağından ailelerinin tanınması ile arkadaş olunan bireyin karakter ve kişiliği hakkında bilgi edinilir.
Bireyin arkadaş çevresinin kontrolü bu yaşlarda başlamalıdır. Hayat boyunca birçok toplumun parçası olacak birey ilköğretim sıralarından itibaren arkadaş seçimi konusunda yönlendirilmelidir. İlerleyen yaşlarda seçimlerine ailesini karıştırmayacağı düşünülürse birey yönlendirilme konusunda en uygun çağındadır.
Uzmanların yaptığı araştırmalarda ilköğretim seviyesinde olan bireyin ebeveynlerinin arkadaşlık konusunda daha az yönlendirme yaptığı, bu seviyede olan arkadaşlıkların geçici olduğunu düşünceleri ortaya çıkmaktadır. Aslında geçici olarak görülen arkadaşlıklar bireyin arkadaş seçim kriterlerinin tabanını oluşturmaktadır. Bu nedenle ilkokul dahil olmak üzere birey arkadaşlık konusunda ebeveynlerinin araştırması ve yönlendirmesine ihtiyaç duyar.