Mezolitik Dönem, kelime anlamı olarak
Türkçe’de genel olarak kullanışı olan Ara
Taş Çağının’nın aksine Orta Taş Çağı
anlamına gelir. (Eski Yunanca Mesos:
Orta, Lithos: Taş) Yaklaşık olarak İ.Ö. 12 000 ile İ.Ö. 8000 yılları
arasında yaşandığı düşünülen bu dönem, tam manasıyla insanların mağaradan inip
barınaklar yapmaya başlamadan önceki geçiş dönemine rastlar.
Paleolitik Çağın sonuna doğru, yani İ.Ö. 12.000 yıllarında yaşanan iklim değişiklikleri insanların yaşamını direkt olarak etkiledi. Buzul çağının sona ermesiyle buzullar dünya’nın kuzey kısmına doğru çekildi. Çekildikleri yerlerdeki soğuk hava kendisini ılıman veya sıcak iklimlere bıraktı. Bu iklim değişikliğine bağlı olarak bitki örtüsü ve hayvan faunası da değişti. Örneğin oldukça tüylü bir kalın posta sahip olan mamut yerini daha küçük ve hızlı hayvanlara bıraktı.
Teknoloji Gelişiyor: Mikrolit Aletler
İnsanlar
da bu duruma tıpkı bitki ve hayvanlar gibi ayak uydurmaya başladı. Hantal ve kalın posta sahip olan av
hayvanlarının yerini daha küçük, atik ve çevik hayvanlara bırakması insanların
paleolitik dönemde kullandığı aletleri de değiştirmesine yol açtı. Örneğin iri
bir mamutu avlamak için kullanılan bir aletle, hızlı ve çevik bir tavşanı
avlamak için kullanılan alet bir olamazdı. Dolayısıyla artık bu hantal av
malzemelerinin yerini, daha küçük ve hızlı birşeyler almalıydı. Bu yüzden de ok
ve yay gibi silahlar işte bu geçiş döneminde icat edildi.
Epipaleolitik olarak da isimlendirilen bu dönemin en büyük özelliği, “mikrolit” adı verilen aletlerin yapımına başlanmış olmasıdır. Nedir bu “mikrolit aletler” diyeceksinizdir, hemen açıklayalım: Cam gibi olmasının yanı sıra oldukça sağlam bir yapıya sahip olan obsidyen, çakmak taşı, kemik gibi malzemelerden yapılan küçük aletlere verilen isimdir.
Mezolitik Çağ Yerleşmeleri
Bu dönemde yaşamın halen besin toplayıcılığı ve av ile sürdürüldüğü bilinir. Bugünkü Türkiye Cumhuriyeti toprakları içerisindeki Mezolitik Çağ yerleşimleri Marmara bölgesinde ve Batı Karadenizde görülür. Karain, Beldibi, Belbaşı, Şarklı Mapara, Söğüt mağaralarının mezolitik dönem katmanlarının yanı sıra, Şanlıurfa’nın Bozova ilçesinde bulunan Söğüt Tarlası ile Biris mezarlıkları gibi yüzey yerleşmeleri bu geçiş dönemini en iyi şekilde temsil eder.
Bunun yanı
sıra Öküzini Mağarası’nın mezolitik dönem katmanlarında ele geçen dibek ve
öğütme taşları tahıl öğütme işleminin bu dönemde başlandığını gösterir. Ayrıca
gene aynı mağarada ele geçen buluntular arasında bir takım kompozit yani
karmaşık aletler de bulunur. Çakmaktaşı ve obsidyen malzemeden elde edilen
mikrolit aletlerin ahşap bir sopa yardımıyla tutturulmasından tarihin bilinen
ilk orağı bu dönemde icat edilir. Bu da
insanların artık buldukları ya da ürettikleri(?) bitkileri seri bir şekilde
biçme ihtiyacı duyacak kadar geniş tarım alanlarını bildiklerini gösterir.
Mezolitik dönem için söylenebilecek en son ve aslında en ilgi çekici şey ise, tarihte ilk defa bir hayvanın bu dönemde evcilleştirilmiş olmasıdır. Peki "Bu hayvan nedir?" diye soracaksınızdır. Cevabı ise oldukça ilginç: Köpek. Evet, tarihte bilinen ilk evcil hayvan olan köpekler, belki de bu kadar uzun süredir insanoğlunun yanında yaşadığından günümüzde en sadık dostlarımız olarak karşımıza çıkıyorlar.