ALFRED DE MUSSETNecla İsalaro kadar aradım musset hakkında iyi yazı bulamadım. tüm baktıgım yerlerde bır iki satır açıklamadan başka bir şey yoktu. burada buldugum için mutlu old...
OSMANLI PADİŞAHLARININ ÖZELLİKLEGündem TürkiyeSn. @Erhan Özdemir;
Kopyalama yerine, site linkini paylaşabilir veya sayfanın Print Scrn tuşu ile fotoğrafını çekebilirsiniz...
...
ERKEK SAĞLIĞI VE PROSTAT BÜYÜMESömer yıldırımÖzellikle erkeklerde çok görülen prostat büyümesi ve prostatit benzeri hastalıkların böbreklerin zarar görmemesi için mutlaka tedavi edilmelidir. pros...
BULGARİSTAN VE JAPONYA ÖRNEĞİselamettin acunkeske bu yazıyı biz değil de okuması gerekenler okusa ona göre bişeyler yapmaya calıssa, ne bilim bir adım bir kıvılcım yaratsa. Biz yandık yetenekl...
MASALLAR VE MASAL TÜRLERİEmin ÇELİKyazılarınızı başından bu yana takip ediyorum benim için masal ve edebi türler içerisinde sanki ayrı bir tür özelliği taşıyor. tek başına şiir gibi tek...
OLMAZSA OLMAZ ANDROİD UYGULAMALASafa ARSLANERAngry Birds Aslında basit bir uygulama ancak sesler ve görselliğin mükemmel uyumu sayesinde bir anda oyunun bağımlısı olabiliyorsunuz......
DAVRANIŞ ANALİZİ NE ŞEKİLDE YAPIEmin ÇELİKsadece çocuklar için değil gündelik yaşantımızda biz büyükler içinde tüm bunlar geçerli. sadece içimizdeki isimleri farklı oluyor. oldukça şık bir yaz...
HARİCİ HARDDİSK ALIRKEN DİKKAT ESafa ARSLANERAslına bakarsanız HDD alırken yaptığımız en büyük yanlışlık ucuzuna kaçmak oluyor. Bazı teknoloji marketlerinin elinde kalan ürünleri yarı fiyatlarına...
BİLGİSAYAR NEDEN YAVAŞLAR?sena kızılŞu başlangıçta açılan uygulamalar durumundan haberdar değilimde bu çok iyi oldu, hemen sıkı bir temizliğe başlıyorum, inşallah hızlanır biraz makinam ...
Doğu Anadolu’nun incisi konumundaki Erzincan tarihi birikiminin yanı sıra kültürel olarakta insanlaa bir çok katkı sağlamıştır. Sosyo ekonomisi hiç de iyi olmayan bu güzide Anadolu şehrinde el sanatları gelişmiş, bu da insanların bazı bölgelerde temel geçim kaynağını oluşturmuştur.
Can Erzincan’ın aslında müthiş bir tarihi birikimi vardır. Yöredeki ilk yerleşimlerin Tunç Çağı’na kadar uzandığı görülür. Bunun yanı sıra tarihte her zaman önemli bir merkez konumunda olan Erzincan, gerek Bizans, Gerek Selçuluk ve Osmanlı dönemlerinde parlak bir çağ yaşamıştır.
Cumhuriyet döneminde maalesef istediği atılımı gerçekleştiremeyen Erzincan, son yıllarda yalnızca turizm ve el sanatları geliri ile göz önünde bulunmuştur. Erzincan kültürü genelde Doğu Anadolu kültürünün gelişimine ortak tutumlar sergiler.
Osmanlı’nın son dönemine bakıldığında el sanatlarının, gümüşçülük, kuyumculuk başta olmak üzere azınlık ve gayri müslimler tarafından yapıldığı görülmektedir. Zaman içerisinde şehri terk eden bu azınlık ve gayri müslimlerin gitmeseyle el sanatları konusunda oluşan boşluğu yerel halk tamamlamıştır.
Erzincan’da unutulmaya yüz tutan meslek ve sanatların arasında ilk sırayı şüphesiz ki Halıcılık alır. 100 yıl öncesine kadar tüm dünyada tanınan Kemaliye halı ve kilimleri ne yazık ki bugün üretilemeyen bir konuma gelmiştir. Birkaç el tezgahı haricinde hiç bir üretimin yapılamadığı görülür. Halıların yerine bir kaç el tezgahında daha çok hediyelik olarak üretilen kilimler dokunur.
Binbir çeşit desenle üretimi yapılan bu halılar için zamanında kök boyalar kullanılırdı. Rengarenk ve desen desen olan halılara kızlar yeri gelir sevdalarını işler yeri gelir duygularını ilmek ilmek atardı. Bir dönem dünyaca ünlü olan Erzincan halıları bugün yalnızca bir kaç evde ‘dede yadigarı’ olarak saklanmaktadır. Üzerine basmaya kıyılamadığından sandığın en ücra köşesinde bekler.
Bugün devlet Erzincan halılarını yeniden canlandırmak için çeşitli çalışmaları il valiliği koordinesinde yapmak istese de hem uzun hem de meşakatli bir meslek olan Halıcılığa uyum sağlayacak kalifiye eleman bulmakta sıkıntı yaşar. Bu sıkıntıları bir türlü aşamayan Erzincan, son derece güzel bir meslek olan, aynı zaman da kültürün ve sanatın en güzel örneklerinin bulunduğu bu konuda yetiştirecek eleman bulamadığından zorlanır.
Halıcılık mesleği ve kültürü kaç yıl daha ayakta kalır bilinmez ama orjinal dokumacılığın her geçen gün unutulduğu, son ustaların yaşlarının da ilerlemiş olduğu bilinen bir gerçektir.