Savaşın nasıl baÅŸladığı konusuna gelirsek. Mısır Kralı 2. Ramses, 4 tümeni ile birlikte kuzeye doÄŸru yürümeye baÅŸladı. Bu tümenin adları ise sırasıyla Amun, Reh, Ptah ve Seth adlarını taşıyordu. Seth, karanlığın tanrısı anlamına geliyordu ve Ramses’in çok sevdiÄŸi babası Seti’nin adını aldığı tanrıydı. Amon ise, tam tersi olarak aydınlığın tanrısıydı. Tümenlerinin ismini tanrı isimlerinden alan ordu, yaklaşık olarak 20 000 kiÅŸiydi.

                Bahsi geçen ordu ile birlikte 2. Ramses, bugünkü Asi ırmağı kenarına geldiÄŸinde iki kaçak askerle karşılaÅŸtı. Bunlar Hitit ordusundan kaçtıklarını ve casusluk etmek istediklerini söylediler. Ayrıca Ramses’e, Hitit Ordusunun çok uzaklarda olduÄŸunu söylediler. Ancak durum tam tersiydi. Hitit Kralı Mutavalli, çok büyük bir kuvvet ile KadeÅŸ yakınlarındaydı. Daha önceki bir yazımızda karakterini ve politik anlayışını uzun uzadıya anlattığımız Hitit Kralı Mutavalli’nin kuvvetleri yaklaşık 35 000 kiÅŸiydi. Bununla birlikte Hititler, at arabası üzerinde savaÅŸmayı çok severlerdi ve bunu bir sanat haline getirmiÅŸlerdi. DiÄŸer uygarlıklar at arabaları üzerinde, Hititler kadar iyi savaÅŸamadıklarından at arabaları sadece kumandanların savaÅŸabildiÄŸi ve lojistik için kullanılan araçlarken, Kadeş’te bekleyen Hitit ordusunda 5000 araba bulunuyordu. Her bir arabada en az 2 asker olduÄŸunu düşünürsek, Hitit ordusunda en az 10 000 arabalı süvari bulunuyordu. Ä°ÅŸte Mutavlali, bu kuvvetleri ile Kadeş’te Ramses’e pusu kurmuÅŸtu. Bununla birlikte KadeÅŸ savaşının anlatıldığı Mısır hiyerogliflerinde Hitit arabalarının üstünde 3 adet asker olduÄŸu tasvir edilmiÅŸtir. Yani bu sayı 15 000’e kadar çıkıyordu.

                Ramses, özel koruma alayı ile birlikte Kadeş’e yaklaÅŸtığında iki tümeninden birisi doÄŸudan birisi de batıdan ÅŸehire giriyordu. Ancak arkada kalan iki tümen oldukça uzaktaydı ve ardı ardına geliyordu. Bu sırada Ramses, 2 tane Hititli asker buldu ve konuÅŸmalarını bir ÅŸekilde(!) saÄŸladı. Yakalanan askerler, Hitit kralının ve onun ordusunun Kadeş’in kuzeyinde olduÄŸunu söylediler. Ramses bu bilgi ışığında arkada kalan iki tümenine hemen haber yollasa da, Hitit ordusu büyük bir hızla harekete geçti. KadeÅŸe doÄŸru yürüyen Re tümenine büyük bir baskın yapan ordu, tümeni bozguna uÄŸrattı. Bununla birlikte kuzeydeki Aman tümeni de aynı ÅŸekilde bozguna uÄŸratıldı.

                Ancak bundan sonra Hitit Ordusu bir problemle karşılaÅŸtı. Ä°ki tümeni büyük bir hezimetle maÄŸlup ettikten sonra ordu, savaşın bittiÄŸini ve Hitit ordusunun kazandığını düşündü. Ancak bu sırada güneyden haberi alan bir birlik yıldırım saldırısını bu sefer Hititler üzerine uyguladı.

                Sonuç olarak savaÅŸ ortada kaldı. Yani iki tarafta yeniÅŸemedi. Mısır hiyerogliflerine baktığımızda KadeÅŸ savaşını anlatan tasvirlerde, Mısırlıların sanki büyük bir galibiyet almışçasına propaganda yaptığı görülecektir. Ancak asıl gerçek tam tersidir. Zira 2. Ramses savaşın sonunda geriye çekilmek zorunda kalmış, Hititler de hiçbir zorlama olmaksızın Åžama kadar gelmiÅŸlerdi. Daha önce Mısırlıların safına katılan Amurru Devleti de tekrar Hititlerin bir eyaleti konumuna gelmiÅŸti. Bu geliÅŸmelerden sonra Suriye topraklarında Mısır’dan söz etmek artık mümkün deÄŸildi.