Henüz kilin elle şekil verildikten sonra pişirilmesinin sonucu olarak oldukça sağlam seramik kapların yapılabildiğinin bilinmediği dönemlerde, yani Çanak Çömleksiz Neolitik Yerleşmelerinden birisi olan Hallan Çemi’nin mimarisini, insanlarının yaşayış şeklini ve arkeolojik açıdan önemini bu yazımızda sizlere anlatmaya çalışacağız.
Hallan Çemi
Batman
ilinin Kozluk ilçesi sınırları içerisinde bulunan Hallan Çemi Höyüğü arkeoloji bilimi açısından oldukça önemli
buluntular sağlar. Mezolitik Çağın
sonu, Neolitik çağın başları gibi
aslında oldukça karanlık kalmış bir dönemden buluntular vermesinden dolayı
önemi büyük olan bu höyükte 1990 yılından 1994 yılına kadar arkeolojik kazı
çalışmaları yapılmıştır.
Bu
yerleşme, şimdiye kadar Anadolu toprakları üzerinde bilinen en eski köy
yerleşimidir. 4 yapı ve kültür katı bulunan bu köyün mimarisi, 4 ila 6 metre
çapında yuvarlak veya oval şekilde açılmış olan çukurların içine yapılan
evlerden ibaretti. Neolitik dönemi anlattığımız yazımızda belirttiğimiz üzere
su kaynaklarının azlığından dolayı insanlar su kaynaklarına yakın yerlerde
kümelenmiş ve köyler kurmuştu. Su kaynaklarına yakın olmak, rutubet gibi bir
sorun ortaya çıkardığından insanlar nemden korunmak için evlerinin tabanını kil
ile sıvarlardı. Halan Çemi’deki evlerin tabanının da bu nedenlerden dolayı
defalarca sıvandığı tespit edilmiştir. Duvarlar alttan taş temeller ve ahşap
destekler ile üst tarafları ise çamur ile sıvanmış çalı çırpıdan ibaretti. Bu
taş ve tahta destekler de aynı çamur sıva ile birkaç kez sıvanırdı.
Hallan
Çemi’de yaşayan insanlar halen daha avcılık yapıyor ve doğadan yiyecek
topluyorlardı. Buradaki köylüler henüz çiftçiliğe başlayamamışlardı, daha çok
koyun ve keçi avlıyorlardı. Hatta burada domuzun evcilleştirilmeye başlandığını
gösteren bir takım kalıntılar da bulunur.
Avlarını ise daha çok obsidyen malzemesinden elde ettikleri bir takım aletler ile avlıyorlardı. Bunun yanı sıra taştan yaptıkları çanak çömleğin üzerine kazıma yöntemi ile bir takım bezemeler yapıyorlardı. Bu köyde yapılan kazılar sonucu açığa çıkartılan insan kemikleri üzerinde yapılan karbon 14 testleri sonucu, bu köyün tarihi yaklaşık İ.Ö. 8200 ile 7200 yıllarına dayanır.